Cinsel Sağlık ve Cinsel Tabu

Zihnimiz düşünceler üretir ve binlerce düşünceden birisini alıp psişik enerji verdiğimizde anlam yükleyip bir mit haline getiririz. Yaptığımız şeylere anlam yükleyen tek canlı bizleriz yani insanlar... Bu nedenle doğada CİNSEL İŞLEV BOZUKLUKLARI sadece insanlara özgüdür. Hiçbir semptom tesadüf değildir. Disparoni, vajinismus, anorgazmi, cinsel isteksizlik, cinsel doyum bozuklukları, ilişki sonrası baş ağrısı, erektil disfonksiyon, cinsel fobiler, cinsel uyarılma bozukluğu, cinsellikten tiksinti duyma bozukluğu ve daha pek çok semptomun sebebi beynimiz tarafından üretilen düşüncelerin bir sonucudur.

* Bu sorunlar beraberinde başka psikolojik sorunlara sebep olmaktadır. Başta aile dinamiği ve problemleri olmak üzere diğer bütün sosyal alanlarda problemlerin büyüyerek çoğalmasına neden olmaktadır. Cinsel işlev bozuklukları (CİB);

-Cinsel uyum sorunudur,

-Yakınlık sorunudur,

-Özerkleşememe sorunudur,

-Fiziksel ve psikolojik teşvik eksikliğidir,

-Anima ve animus dengesizliğidir,

-Kendini ve ötekini bilme yolculuğunda yolda kalmışlıktır,

-Romantizm ve erotizm dengesini sağlayamamaktır.

* Sağlıklı bir cinsel yaşamda “haz, arzu, üreme, aşk, ilişki veya yakınlık“ bulunmaktadır. Sorunlu bir cinsellikte ise “korku, endişe, kaygı, günahkarlık, suçluluk ve bedel ödeme, yetersizlik, öfke, üzüntü, nefret, utanç, rezil olma, değersizlik ve sevilmiyorum“ gibi duygular bulunmaktadır.

* Cinsel işlev bozuklukları çok sık rastlanan sorunlardır. Ülkemizde cinsel hayatı aktif olan erkeklerin %70'i kadınların ise %80'i cinsel işlev bozukluğu yaşamaktadır. Bu orana bakıldığında cinsel işlev bozukluklarının toplumun önemli bir kesimini ilgilendirdiği görülmektedir.

* Cinsel sağlık için gereken şeyleri yapmayarak cinsel tabu oluşturmak, sorunu görmezden gelmek, yok saymak, ortadan kaldırmayacağı gibi ilişkilerimizde ve benliğimizde daha farklı problemlere de sebebiyet verebilir. Bu nedenle problemin çözümü için uzmanlardan alınacak destek pek çok problemi ortadan kaldırabilir.